Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
00:08 - CHP Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, aday adaylığı başvuru süreci hakkında bilgi verdi
21:09 - İPSALA’DA SEÇİME DOĞRU…MHP’YE 25 KİŞİ DAHA ÜYE KAYDINI YAPTIRDI…
20:48 - AKALIN: ÜNİVERSİTE KADROLARINA YAPILAN ATAMALARDA AYRIMCILIK ARTTI!
20:10 - İPSALA’DA SEÇİME DOĞRU… DALKIRAN MHP’DEN ADAY ADAYLIĞINI DÜŞÜNMÜYORUM…
20:45 - Bir araçta 42 adet tabanca mermisi ele geçirildi
20:04 - Hacıköy -Pazardere Yolu Sıcak Asfaltlanıyor
14:40 - CHP MİLLETVEKİLİ AYGÜN:”SUDAN’DA TARIM RÜYASI BİTTİ.”
Devlet hizmetinde yirmi üç yıl idareci olarak çalıştım ve yıllar içersinde bir çok üst yönetici ile birlikte oldum. Bu yöneticilerden biri de eski İpsala Kaymakamı Ahmet Ertan Yücel idi. Bir sohbetimiz esnasında bana şunu söyledi: “Hilmi Bey, Devlet Hizmetinde Kan davası güdülmez!”
İsterseniz bu sözü şöyle de ifade edebiliriz: “Halka hizmette kan davası güdülmez.”
Görünen o ki; yılan hikâyesine dönen Keşan’ımıza yeni hastane yatırımı, AKP’ye oy olarak dönmek şartıyla, programa alındı ve halkımızdan kabul görmeyen bir yere yapılacak.
AKP’nin yer konusunda dayatması karşısında; CHP’li Belediye Başkanı ve Meclis ( yatırımı engelleyen kurum görüntüsü vermemek için) kerhen de olsa, talep edilen yerde imar değişikliğine giderek, hastane yapımının önünü açtı.
Oysa çöplükte bulunan üç yüz elli dönümlük arazi; hastane ve muhtemel bir Tıp Fakültesi, Sağlık Lisesi, Huzur Evi v.s gibi bir çok yapıya müsait olarak bir başına bırakıldı. Halkımıza rağmen AKP’nin bu direnişinin arkasındaki neden ne imiş biliyor musunuz? Bu alanda Sayın Mehmet Özcan’ın arsaları varmış ve eğer hastane çöplük yerine yapılırsa, bu araziler değer kazanırmış!.
Evet, doğrudur. Kazanır. Bu bölgede arsa sahibi olmak suç mu? İçimizden her hangi birinin de bu bölgede arsası olabilirdi ve hatta belki de vardır.
Beyler, bırakın bu kafaları. Bu yaptığınız, “Halka hizmette kan davası güdülmez.”kuralına hiç mi hiç uymuyor.
Yaşadığımız ve yaşamaya devam ettiğimiz “Gezi Parkı Olayları”nın kendine özgü bir gelişmesi olmakla birlikte; AKP’nin şehir dokusunu olumsuz yönde etkileyecek olan bir projeyi inatla ve halka rağmen uygulama isteği bu olayların başlamasına sebep olmuştur.
Duyduğum kadarıyla; hastanenin askeri birliğin yanına yapılmaması için bir imza kapmayası başlatılmış. Yani; halk yer terciğini yanlış buluyor ve kabul etmiyor.
İBB Başkanı Sayın Topbaş, Gezi Direnişinden sonra: “Bundan böyle İstanbul’un dokusunu değiştirecek projeleri halkla birlikte yapacağız.” Açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır.
Beyler yapmayın. Şimdi Keşan halkı caddelere-meydanlara mı dökülsün? Eğer çok ısrarlıysanız, demokratik bir yöntem içersinde konuyu halkımıza götürün ve yapılacak bir oylama sonucu çıkacak karara göre hastanenin yapılacağı yeri belirleyin. Bu çok mu zor?
Bu kan davasından vaz geçin. Özür dileyerek bir halk deyimini sizlere hatırlatmak isterim: “Atlar tepişir, eşekler dayağı yer.” Yapmayın. Yazıktır bu halka, yazıktır bu Keşan’a.
Hilmi Dinçer
Devlet hizmetinde yirmi üç yıl idareci olarak çalıştım ve yıllar içersinde bir çok üst yönetici ile birlikte oldum. Bu yöneticilerden biri de eski İpsala Kaymakamı Ahmet Ertan Yücel idi. Bir sohbetimiz esnasında bana şunu söyledi: “Hilmi Bey, Devlet Hizmetinde Kan davası güdülmez!”
İsterseniz bu sözü şöyle de ifade edebiliriz: “Halka hizmette kan davası güdülmez.”
Görünen o ki; yılan hikâyesine dönen Keşan’ımıza yeni hastane yatırımı, AKP’ye oy olarak dönmek şartıyla, programa alındı ve halkımızdan kabul görmeyen bir yere yapılacak.
AKP’nin yer konusunda dayatması karşısında; CHP’li Belediye Başkanı ve Meclis ( yatırımı engelleyen kurum görüntüsü vermemek için) kerhen de olsa, talep edilen yerde imar değişikliğine giderek, hastane yapımının önünü açtı.
Oysa çöplükte bulunan üç yüz elli dönümlük arazi; hastane ve muhtemel bir Tıp Fakültesi, Sağlık Lisesi, Huzur Evi v.s gibi bir çok yapıya müsait olarak bir başına bırakıldı. Halkımıza rağmen AKP’nin bu direnişinin arkasındaki neden ne imiş biliyor musunuz? Bu alanda Sayın Mehmet Özcan’ın arsaları varmış ve eğer hastane çöplük yerine yapılırsa, bu araziler değer kazanırmış!.
Evet, doğrudur. Kazanır. Bu bölgede arsa sahibi olmak suç mu? İçimizden her hangi birinin de bu bölgede arsası olabilirdi ve hatta belki de vardır.
Beyler, bırakın bu kafaları. Bu yaptığınız, “Halka hizmette kan davası güdülmez.”kuralına hiç mi hiç uymuyor.
Yaşadığımız ve yaşamaya devam ettiğimiz “Gezi Parkı Olayları”nın kendine özgü bir gelişmesi olmakla birlikte; AKP’nin şehir dokusunu olumsuz yönde etkileyecek olan bir projeyi inatla ve halka rağmen uygulama isteği bu olayların başlamasına sebep olmuştur.
Duyduğum kadarıyla; hastanenin askeri birliğin yanına yapılmaması için bir imza kapmayası başlatılmış. Yani; halk yer terciğini yanlış buluyor ve kabul etmiyor.
İBB Başkanı Sayın Topbaş, Gezi Direnişinden sonra: “Bundan böyle İstanbul’un dokusunu değiştirecek projeleri halkla birlikte yapacağız.” Açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır.
Beyler yapmayın. Şimdi Keşan halkı caddelere-meydanlara mı dökülsün? Eğer çok ısrarlıysanız, demokratik bir yöntem içersinde konuyu halkımıza götürün ve yapılacak bir oylama sonucu çıkacak karara göre hastanenin yapılacağı yeri belirleyin. Bu çok mu zor?
Bu kan davasından vaz geçin. Özür dileyerek bir halk deyimini sizlere hatırlatmak isterim: “Atlar tepişir, eşekler dayağı yer.” Yapmayın. Yazıktır bu halka, yazıktır bu Keşan’a.
Hilmi Dinçer