SON DAKİKA

Keşan Haber
Keşan Gardenya Çiçekçilik
ASTIMI KONTROL ALTINDA TUTMAK MÜMKÜN Tüm dünyada en sık görülen bulaşıcı olmayan kronik solunum hastalıklarından birisi olan astım, dünya çapında yaklaşık 300 milyon kişiyi etkiliyor. Oluşmasında genetik ve çevresel faktörlerin büyük rol oynadığı astım hastalığında, çeşitli tetikleyicilere yanıt olarak gelişen ataklar yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Tetikleyici faktörlerden uzak durularak ve doktor kontrolünde reçete edilen ilaçların düzgün kullanımı sağlanarak atakların önlenebileceğini söyleyen Türkiye İş Bankası grup şirketlerinden Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, astım hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Bronş etrafındaki kasların enflamasyonu sonucu ortaya çıkan astım, sık geçirilen enfeksiyonlara ya da alerjiye bağlı olarak gelişebiliyor. Astımın oluşmasında genetik ve çevresel faktörlerin büyük rol oynadığını dile getiren Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, “Astım oluşmasında aile öyküsü en önemli faktörlerden birisi olarak biliniyor. Anne babadan birinin astımlı olması durumunda çocukta astım görülme riski yüzde 25’ken, anne ve babanın her ikisinin de astımlı olması durumunda risk yüzde 50’leri buluyor. Aile öyküsünde astım olmadan da genetik bazı bozukluklara bağlı olarak astım gelişebiliyor. Ayrıca alerji, obezite, hava kirliliğine maruziyet, sigara kullanımı gibi çevresel faktörler de astım gelişiminde rol oynuyor. Nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, tıkanıklık ve sıkışma hissi gibi semptomlar astımın habercisi olarak biliniyor. Bu semptomlar aralıklı ve genellikle geceleri ya da egzersiz sırasında kötüleşiyor. Gece özellikle sabaha doğru olan şikayetler astımın habercisi oluyor. Astımın tanısı için, tüm şikayetlerin aynı anda görülmesi gerekmiyor. Sadece öksürük ile seyreden astım vakaları da olabiliyor” dedi. ASTIM TANISI KOYARKEN HASTA ÖYKÜSÜ BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR Astım tanısının konulabilmesinde hasta öyküsünün büyük önem taşıdığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, “Kişinin yakınmaları, aile öyküsü ve eşlik eden hastalıkları göz önünde bulunduruluyor. Fizik muayenesinin yanı sıra bazı tanısal testlerin yapılması gerekiyor. En temel testler solunum fonksiyon testleri ve alerji testleri olarak biliniyor. Astımlı kişilerde aniden ilerleyen astım şikayetlerinin ortaya çıkması ve artması astım atağına neden oluyor. Nefes darlığının derecesi, kalp atım hızı, solunum sayısı, oksijen satürasyonu ile PEF ve FEV1 değerleri atağın şiddetini ortaya koyuyor. Genellikle astım atağında rol oynayan bir dış etken bulunuyor. Enfeksiyon, alerjen maruziyeti, malignite, enflamasyon, hava kirliliği ve benzeri durumlar atağa sebep olabiliyor” ifadelerinde bulundu. ASTIMI TETİKLEYEN FAKTÖRLER Tetikleyicilerin kişiden kişiye değişiklik gösterebildiğini söyleyen Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım atağına yol açabilen etkenleri sıraladı: 1) Ev tozu akarları, 2) Çimen, ağaç, 3) Küfler, 4) Kedi, köpek, kuş gibi hayvan tüyleri, 5) Viral, bakteriyel enfeksiyonlar, 6) Sigara dumanı, parfüm, saç spreyi, bazı sabunlar, 7) Sis, hava kirliliği, 8) Ortam değişikliği, 9) Ağır egzersiz, 10) Psikolojik faktörler, 11) Rutubetli hava, 12) Mesleki faktörler, ASTIM TEDAVİSİNDE İLAÇLAR ÜÇE AYRILIYOR Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım tedavisi ile ilgili şunları söyledi; “Astımda tam tedavi söz konusu olmasa da astımı kontrol altına alabilmek için biyolojik, fiziksel ve psikososyal çevrenin etkilerinin anlaşılması büyük önem taşıyor. Astım tedavisinin amacı, kişinin gününü yakınmasız geçirmesi ve hastalık ile ilişkili ortaya çıkacak gelecekteki risklerden korunması olarak ifade ediliyor. Bu nedenle astımlı hastaların tedavi edilebilmesinin temel taşını eğitim oluşturuyor. Astımın kontrol altına alınabilmesi için, hastalık ve tetikleyen faktörlerin iyi tanınması gerekiyor ve önerilen ilaçların düzenli kullanılması büyük önem taşıyor. Ayrıca doktor kontrollerinin de ihmal edilmemesi gerekiyor. Astımın temel tedavisinde genellikle inhaler steroid ilaçlar kullanılıyor, zaman zaman bronkodilatörler (bronş açıcı) ile kombine edilebiliyor. Ayrıca damar yoluyla ya da ağızdan alınan tabletlere de başvurulabiliyor. Tedavide hangi ilaç tercih edilirse edilsin, etkin bir sonuç alınabilmesi için ilaçların doğru alınması büyük önem taşıyor. İlaçlar bırakılır, düzensiz kullanılır ya da yanlış dozlarda alınırsa astım kontrol altında tutulamıyor. Bu nedenle tedavinin mutlaka göğüs hastalıkları uzmanının gözetiminde planlanması ve hasta-hekim iş birliğinin kurulması gerekiyor. Ayrıca astımda tedavi sürekli olmayabiliyor, dönemsel de olabiliyor. GINA kriterlerine göre astım tedavisine başlanılıyor, tedavi bitiriliyor ya da ilaç ayarlaması yapılıyor.” SİGARA KULLANIMI ASTIMI TETİKLİYOR Astımlıların pasif olarak sigaraya maruz kalmalarının dahi astım ataklarının sıklığını artırdığını ifade eden Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, “Sigara içiminin kesinlikle bırakılması gerekiyor. Sigara içen astımlılarda KOAH riski de çok daha yüksek oluyor. Ayrıca sigara, astım tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğini azaltıyor. Gebeyken sigara içen ya da pasif olarak sigara dumanına maruz kalan annelerin bebeklerinde astım gelişme riski yüksek oluyor. Ayrıca çocukların sigara dumanına maruziyeti sonucunda akciğer gelişimi ve solunum fonksiyonları olumsuz etkileniyor, astım gelişme riski artıyor” dedi. ASTIM ATAKLARINDAN KORUNMA YOLLARI Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım ataklarından korunmanın yollarını sıralayarak sözlerini noktaladı: 1) Ev içi çevre kontrol önlemlerinin alınması 2) Ev içinde çamaşır kurutulmaması 3) Aktif ve pasif sigara içiminin önlenmesi 4) Evcil hayvan tüyüne alerjinin olması durumunda evde hayvan beslenmemesi 5) Saç spreyi, deodorant, kokulu deterjan & sabun, parfüm kullanılmaması 6) Evin düzenli olarak havalandırılması 7) Yatak odasında ev tozu akarları barındırabilecek eşyaların bulundurulmaması 8) Yaşanılan yerde nem oranın düşük tutulması 9) Bahçe işlerinden uzak durulması 10) Maske takılarak evde sık sık temizlik yapılması 11) Pamuklu ve yünlü eşyaların kullanımının bırakılması 12) Polenlerin yoğun olduğu dönemlerde gerekli olmadıkça dışarıda vakit geçirilmemesi 13) Polen sezonu boyunca antialerjik ilaçların kullanılması 14) Soğuk ve kuru havaların yanı sıra kirli ve sisli havalarda egzersiz yapmaktan kaçınılması Bayındır Sağlık Grubu Hakkında: Bayındır Sağlık Grubu’nun temeli, 1992 yılında o zamanki adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi’ne dayanmaktadır. İş Bankası grup şirketlerinden olan Bayındır Sağlık Grubu, kısa sürede sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda tam zamanlı çalışan deneyimli hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen nitelikli hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli rol oynamaktadır. Etik değerlere saygılı, kanıta dayalı tıp ve hasta odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Bayındır İçerenköy Hastanesi ve Bayındır Levent Tıp Merkezi’nin yanı sıra, İstanbul’da Fenerbahçe, Beşiktaş, Şirinevler, İş Kule, Tuzla ve İzmir Alsancak olmak üzere 6 farklı lokasyonda bulunan Bayındır Diş Kliniklerinde de başarıyla uygulayarak, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etki alanını genişletmiştir.

Sağlık Haberleri

ASTIMI KONTROL ALTINDA TUTMAK MÜMKÜN Tüm dünyada en sık görülen bulaşıcı olmayan kronik solunum hastalıklarından birisi olan astım, dünya çapında yaklaşık 300 milyon kişiyi etkiliyor. Oluşmasında genetik ve çevresel faktörlerin büyük rol oynadığı astım hastalığında, çeşitli tetikleyicilere yanıt olarak gelişen ataklar yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Tetikleyici faktörlerden uzak durularak ve doktor kontrolünde reçete edilen ilaçların düzgün kullanımı sağlanarak atakların önlenebileceğini söyleyen Türkiye İş Bankası grup şirketlerinden Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, astım hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Bronş etrafındaki kasların enflamasyonu sonucu ortaya çıkan astım, sık geçirilen enfeksiyonlara ya da alerjiye bağlı olarak gelişebiliyor. Astımın oluşmasında genetik ve çevresel faktörlerin büyük rol oynadığını dile getiren Bayındır İçerenköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, “Astım oluşmasında aile öyküsü en önemli faktörlerden birisi olarak biliniyor. Anne babadan birinin astımlı olması durumunda çocukta astım görülme riski yüzde 25’ken, anne ve babanın her ikisinin de astımlı olması durumunda risk yüzde 50’leri buluyor. Aile öyküsünde astım olmadan da genetik bazı bozukluklara bağlı olarak astım gelişebiliyor. Ayrıca alerji, obezite, hava kirliliğine maruziyet, sigara kullanımı gibi çevresel faktörler de astım gelişiminde rol oynuyor. Nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, tıkanıklık ve sıkışma hissi gibi semptomlar astımın habercisi olarak biliniyor. Bu semptomlar aralıklı ve genellikle geceleri ya da egzersiz sırasında kötüleşiyor. Gece özellikle sabaha doğru olan şikayetler astımın habercisi oluyor. Astımın tanısı için, tüm şikayetlerin aynı anda görülmesi gerekmiyor. Sadece öksürük ile seyreden astım vakaları da olabiliyor” dedi. ASTIM TANISI KOYARKEN HASTA ÖYKÜSÜ BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR Astım tanısının konulabilmesinde hasta öyküsünün büyük önem taşıdığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, “Kişinin yakınmaları, aile öyküsü ve eşlik eden hastalıkları göz önünde bulunduruluyor. Fizik muayenesinin yanı sıra bazı tanısal testlerin yapılması gerekiyor. En temel testler solunum fonksiyon testleri ve alerji testleri olarak biliniyor. Astımlı kişilerde aniden ilerleyen astım şikayetlerinin ortaya çıkması ve artması astım atağına neden oluyor. Nefes darlığının derecesi, kalp atım hızı, solunum sayısı, oksijen satürasyonu ile PEF ve FEV1 değerleri atağın şiddetini ortaya koyuyor. Genellikle astım atağında rol oynayan bir dış etken bulunuyor. Enfeksiyon, alerjen maruziyeti, malignite, enflamasyon, hava kirliliği ve benzeri durumlar atağa sebep olabiliyor” ifadelerinde bulundu. ASTIMI TETİKLEYEN FAKTÖRLER Tetikleyicilerin kişiden kişiye değişiklik gösterebildiğini söyleyen Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım atağına yol açabilen etkenleri sıraladı: 1) Ev tozu akarları, 2) Çimen, ağaç, 3) Küfler, 4) Kedi, köpek, kuş gibi hayvan tüyleri, 5) Viral, bakteriyel enfeksiyonlar, 6) Sigara dumanı, parfüm, saç spreyi, bazı sabunlar, 7) Sis, hava kirliliği, 8) Ortam değişikliği, 9) Ağır egzersiz, 10) Psikolojik faktörler, 11) Rutubetli hava, 12) Mesleki faktörler, ASTIM TEDAVİSİNDE İLAÇLAR ÜÇE AYRILIYOR Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım tedavisi ile ilgili şunları söyledi; “Astımda tam tedavi söz konusu olmasa da astımı kontrol altına alabilmek için biyolojik, fiziksel ve psikososyal çevrenin etkilerinin anlaşılması büyük önem taşıyor. Astım tedavisinin amacı, kişinin gününü yakınmasız geçirmesi ve hastalık ile ilişkili ortaya çıkacak gelecekteki risklerden korunması olarak ifade ediliyor. Bu nedenle astımlı hastaların tedavi edilebilmesinin temel taşını eğitim oluşturuyor. Astımın kontrol altına alınabilmesi için, hastalık ve tetikleyen faktörlerin iyi tanınması gerekiyor ve önerilen ilaçların düzenli kullanılması büyük önem taşıyor. Ayrıca doktor kontrollerinin de ihmal edilmemesi gerekiyor. Astımın temel tedavisinde genellikle inhaler steroid ilaçlar kullanılıyor, zaman zaman bronkodilatörler (bronş açıcı) ile kombine edilebiliyor. Ayrıca damar yoluyla ya da ağızdan alınan tabletlere de başvurulabiliyor. Tedavide hangi ilaç tercih edilirse edilsin, etkin bir sonuç alınabilmesi için ilaçların doğru alınması büyük önem taşıyor. İlaçlar bırakılır, düzensiz kullanılır ya da yanlış dozlarda alınırsa astım kontrol altında tutulamıyor. Bu nedenle tedavinin mutlaka göğüs hastalıkları uzmanının gözetiminde planlanması ve hasta-hekim iş birliğinin kurulması gerekiyor. Ayrıca astımda tedavi sürekli olmayabiliyor, dönemsel de olabiliyor. GINA kriterlerine göre astım tedavisine başlanılıyor, tedavi bitiriliyor ya da ilaç ayarlaması yapılıyor.” SİGARA KULLANIMI ASTIMI TETİKLİYOR Astımlıların pasif olarak sigaraya maruz kalmalarının dahi astım ataklarının sıklığını artırdığını ifade eden Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, “Sigara içiminin kesinlikle bırakılması gerekiyor. Sigara içen astımlılarda KOAH riski de çok daha yüksek oluyor. Ayrıca sigara, astım tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğini azaltıyor. Gebeyken sigara içen ya da pasif olarak sigara dumanına maruz kalan annelerin bebeklerinde astım gelişme riski yüksek oluyor. Ayrıca çocukların sigara dumanına maruziyeti sonucunda akciğer gelişimi ve solunum fonksiyonları olumsuz etkileniyor, astım gelişme riski artıyor” dedi. ASTIM ATAKLARINDAN KORUNMA YOLLARI Uzm. Dr. Muharrem Tokmak, astım ataklarından korunmanın yollarını sıralayarak sözlerini noktaladı: 1) Ev içi çevre kontrol önlemlerinin alınması 2) Ev içinde çamaşır kurutulmaması 3) Aktif ve pasif sigara içiminin önlenmesi 4) Evcil hayvan tüyüne alerjinin olması durumunda evde hayvan beslenmemesi 5) Saç spreyi, deodorant, kokulu deterjan & sabun, parfüm kullanılmaması 6) Evin düzenli olarak havalandırılması 7) Yatak odasında ev tozu akarları barındırabilecek eşyaların bulundurulmaması 8) Yaşanılan yerde nem oranın düşük tutulması 9) Bahçe işlerinden uzak durulması 10) Maske takılarak evde sık sık temizlik yapılması 11) Pamuklu ve yünlü eşyaların kullanımının bırakılması 12) Polenlerin yoğun olduğu dönemlerde gerekli olmadıkça dışarıda vakit geçirilmemesi 13) Polen sezonu boyunca antialerjik ilaçların kullanılması 14) Soğuk ve kuru havaların yanı sıra kirli ve sisli havalarda egzersiz yapmaktan kaçınılması Bayındır Sağlık Grubu Hakkında: Bayındır Sağlık Grubu’nun temeli, 1992 yılında o zamanki adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi’ne dayanmaktadır. İş Bankası grup şirketlerinden olan Bayındır Sağlık Grubu, kısa sürede sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda tam zamanlı çalışan deneyimli hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen nitelikli hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli rol oynamaktadır. Etik değerlere saygılı, kanıta dayalı tıp ve hasta odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Bayındır İçerenköy Hastanesi ve Bayındır Levent Tıp Merkezi’nin yanı sıra, İstanbul’da Fenerbahçe, Beşiktaş, Şirinevler, İş Kule, Tuzla ve İzmir Alsancak olmak üzere 6 farklı lokasyonda bulunan Bayındır Diş Kliniklerinde de başarıyla uygulayarak, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etki alanını genişletmiştir.

‘Burada Turizm Çok’ Panelinde Antalya Turizmi Mercek Altına Alındı

‘Burada Turizm Çok’ Panelinde Antalya Turizmi Mercek Altına Alındı
Bu haber 15 Mayıs 2023 - 21:45 'de eklendi ve 137 kez görüntülendi.

Türkiye ve Dünyanın önde gelen turizmdestinasyonlarından olan Antalya’da düzenlenen

Mesut Yar ile ‘Burada Turizm Çok’ isimli panelve www.tourismjournal.com.tr haber sitesinin Yaza Merhaba Lansman Partisisektör temsilcilerini bir araya getirdi.

Antalya Sherwood Exclusive Kemer Otel’de düzenlenenetkinliğin düzenleyicisi Tourism Journal Genel Yayın Yönetmeni Aşkın Koç, sektöründesteklenmesi ve çeşitlendirilmesinin önemine dikkat çekti.

Turizm sektörünün deneyimli isimlerinden gazeteci veTourismjournal.com.tr sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Aşkın Koç, sitenin şuanda Türkçe, İngilizce ve Rusça olarak hizmet verdiğini 6 ay içinde bu rakamı10’a yükseltmek istediklerini belirtti.

Sitenin sade ve haber odaklı bir tasarıma sahip olduğunudile getiren Aşkın Koç “Tourismjournal.com.tr, bir reklam kalabalığı olmayan vehaber odaklı yapıya sahip. Türkiye’deki turizm destinasyonlarından günlük veanlık olarak içerik üreten bir haber sitesi. Türkiye turizmi, dünyasıralamasında ön sıralarda yer alıyor. Haber sitemizi çok dilde yaparak, Türkturizminin dünyada hak ettiği yeri sağlamayı misyon edindik. Bu etkinliğimizlesektör temsilcilerini bir araya getirerek daha neler yapılabilir diye konuştuk.En önemli turizm destinasyonları arısındayız çünkü gerek yatırımlar gerekse de hizmetkalitesiyle önemli bir güce sahibiz ve bunu dünyaya daha çok duyurmalıyız” diye konuştu.

ZENGİN BİR PROGRAMA İMZA ATILDI

Turizm yatırımcıları, turizmprofesyonelleri, ulusal ve yerel basın temsilcileri, akademisyenlerin katıldığıpanelde, “Antalya ve Turizm” oturumundaAKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu , “Türkiye ve Turizm” oturumunda TÜRSAB BaşkanıFiruz Bağlıkaya, “Havacılık ve Turizm” oturumunda Fraport TAV Genel Müdür DenizVarol, “Resort Turizmi” Hasan Ali Ceylan Sherwood Exclusive YKB, “SağlıkTurizmi oturumunda “ATSO Yönetim Kurulu Üyesi ve TÜRSAB Sağlık İHT Kom. Bşk. HaticeÖz Ö.Uncalı Meydan Hastanesi Kurucusu Dr Cengiz Yılmaz, Sanitas SPA Kurucu veTÜGİAD Bşk.Yrd. Dr Şebnem Akman Balta Mesut Yar’ın sorularını yanıtladı. AntalyaAquarium Genel Müdürü İsmail Arık “Antalya ve Kent Turizmi”, Medilux&SanitasKurucu ortağı Abdurrahman Balta “Sağlık Turizminde İnsan Kaynakları ve Eğitim” konusundagörüşlerini belirtti.

HOMS Global A.Ş. Genel Müdüri Gökhan Uçarkaya “Turizmde DijitalDönüşümü”anlattı.

“Gastronomi Turizmi” oturumunda ise Rixos Sungate şefi Recep Güler, SherwoodExclusive şefi Zafer Tok ve Sky Business Otel ve Fener Restaurant Genel MüdürüNurten Sarı konuşma yaptılar.

RUS TURİST GELİRSE SEKTÖR CANLANIR

AKTOB Başkanı Kaan Kaşif Kavaloğlu, Nisanayında önemli bir ivme yakaladıklarını belirterek geçen yılın aynı döneminegöre yüzde 45’lik bir artış olduğunu belirtti.

Nisanda Antalya’ya gelen turist sayısının 2milyonu geçtiğini vurgulayan Kaan Kaşif Kavaloğlu: “Bu sene Rus turist gelirsegüzel bir sezon geçireceğiz. Çünkü Rusya pazarının eksiğini kapatabilecek birpazar yok. Antalya için artı görünen 1 milyonu geçen İngiltere pazarı var. Bupazarda 1.5 milyon kişinin gelme durumu var. Almanya ve İngiltere’den dünyaturizmine 55-60 milyon paket çıkışı var. Biz daha İngiltere pazarında çok yolkat etmeliyiz. Antalya ve Türkiye dünya turizmidir. Turizmci 2019 gelirrakamını yakalar ama karlılığı çok uzun süre yakalayamaz. Maliyetler yüzdeyüzün üzerinde arttı, döviz kuru da beklentimizin altında gidiyor. Karlılıklaruzun bir süre 2019 karlılığına ulaşamayacaktır. Antalya için iç turizm olmazsaolmazımızdır. Bizi terk etmeyen iki kaynak pazar var. Yurt dışı ikincisiAvrupalı Türkler. Kriz dönemlerinde çok iyi kaynak anlamına geliyor. Ama sadecekriz anlarında değil sezon boyunca yurt içi pazarını önemsiyoruz”

SEZONU12 AYA YAYMAK ÖNEMLİ

Panelde konuşan Sherwood Resorts & HotelsYönetim Kurulu Başkanı Hasan Ali Ceylan,

turizmin sektörünün emek istediğini ve giderekkarlılığın da düştüğünü vurgulayarak, “Turizmi sevmeniz lazım, aşkla yapmanızlazım. Bunu yaparsanız başarı da onunla birlikte gelir. Biz de işimizi çokseviyoruz, çok konsantreyiz. Para mutlaka önemli ama benim için yegane kriterdeğil. İşimizde para, bizim için birinci kriter olmadığı için her şeyin eniyisini yapmak için mücadele veriyoruz. Bizim için en önemlisi markadeğerini yükseltmek ve düzgün esnaf olmaktır

Sunduğumuz hizmetler, sunmamız gerekeninüzerinde. Burada misafir lehine bir fayda var. Bu beklentiyle turistülkemize geliyor. Bunda yeniden düzenlemeye gidilmesi gerekiyor. Her otelin herşey dahilde bir standardının olması gerekiyor. Sektörümüzde istihdamaçısından kontrolümüz dışında olan sorunları var. Sonuçta sezonluk bir işyapıyoruz. İstihdamı 12 aya yaymak oteller kapalı olduğu müddetçe hayaldenöteye gidecek bir şey değil. Bazı şeyleri düzeltmediğimiz müddetçe bu konukonuşmaktan öteye geçmez. Bizimle birlikte devletin de desteklerini artırarakelini taşın altına koyması gerekiyor” dedi.

RUSPAZARINDA DÜŞÜŞ SÖZ KONUSU

Antalya turizminin Mayıs ayındaki gidişatınıdeğerlendiren TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, Rusya pazarında da ciddi düşüş olduğunu söyledi. Firuz Bağlıkaya, “Yılın ilk 2- 3 ayına iyibaşladık fakat Mayıs ayı çok kötü görünüyor. Özellikle Rusya pazarında ciddidüşüş var. Yıl sonunda rakamların toparlayacağını düşünüyorum. Türkiyesunduğu ürünler ve rekabetçi fiyatlarıyla öne çıkıyor. Ruslar, Türkiyeiçin 2-3 saatlik bir uçuşla ve uygun ulaşım bedeli öderken, şimdi uçuş beşsaate çıkıp, fiyat yükselirken ambargo Rus turistin destinasyonları içinTürkiye için avantajı ortadan kalktı. Ruslar 5 saatte Dubai’ye ya da başkaülkelere gidiyor. Böyle bir türbülasyon yaşıyoruz. Bir kaç sene sonra bu yaralarınsarılacağı bir süreçten geçiyoruz. İç turizm hareketi kuvvetli olmayanülkelerin dış turizm hareketi de iyi olmuyor. Biz kendi vatandaşımızı seyahatettiremiyorsak dışarıya yaptığımız hiçbir şeyin sürdürülebilir olması mümkündeğil. Bunun için devlete sektöre düşen şeyler var. Otellerin yerli kontenjanıiçin vergi indirimi yapılabilir, KDV alınmayabilir” ifadelerini kullandı.

SAĞLIKTURİZMİ TALEBİ GİDEREK ARTIYOR

Özel Uncalı Meydan Hastanesi Ortopedi veTravmatoloji Uzmanı Dr. Cengiz Yılmaz, Türkiye’nin sağlık turizminde önemli birpotansiyele sahip olduğunu söyledi.

Sağlık turizminin popülaritesinin giderekarttığını ve Antalya’nın da bu pastadan pay alması gerektiğini dile getiren Dr.Cengiz Yılmaz, şunları söyledi: “Sağlık turizmi pastası çok büyük. Çünküülkemizdeki kamu ve özel sağlık kurumları çok kaliteli hizmeti oldukça ekonomikşartlarda sunuyoruz. bu noktada gayet rekabetçi olduğumuz çok açık. Ülkemiz ilerekabet edebilecek sadece Hindistan olabilir, ama kalite konusunda kesinliklebizimle yarışamazlar. Şu anda ülkemizde tıp hemen hemen her alanda gayet iyidurumda. Batı ve Avrupa’nın en ileri ülkeleriyle yarışabilecek düzeyde birsağlık sistemimiz var. Sağlık Bakanlığı’nın sağlık turizmini desteklemekonusunda gayet başarılı çalışmaları var. Bunun sadece tanıtım kısmında birazdaha devlet tarafından desteklenmesi gerekli. Antalya’da sağlık turizmi olmasıgereken seviyenin daha altında yer alıyor. Yıllardan beri Antalya’da her şey dahilturizm konsepti nedeniyle Antalya esnafının turizmden yeterince faydalanmadığısöylenir ve bu doğrudur. Özellikle sağlık turizmi ön plana çıkarıldığı zamanhem kişi başına turist harcaması çok daha yüksek seviyelere gelir ve özellikleşehir otellerine faydası ve doluluk oranına katkısı çok olacaktır”

NİTELİKLİ PERSONEL ÖNEMLİ

Sanitas Spa Ltd. Şirket Kurucusu AbdurrahmanBalta, panelde, ‘Turizm Sektöründe Eğitim’ ve ‘Turizm Sektöründe İnsan Kaynakları’ başlığında iki sunum gerçekleştirdi.

Abdurrahman Balta, “Spa ve Wellness hizmetininTürk turizminde yeni bir hizmet türü olmasına rağmen, sayısının kısa süredehızla arttığını dile getiren Abdurrahman Balta, “Bu hızlı artış henüz çözümekavuşamamış sorunları da beraberinde getirdi. Temel olarak bu sorunlar,yönetim, yasal mevzuat, pazarlama ve bunlar içinde daha fazla öne çıkan insankaynakları başlıklarında gruplanabilir. İnsan kaynakları başlığında özelliklenitelikli personel bulma zorluğu ve bu zorluğu aşmak için uygulanan yöntemlersektörde oldukça yoğun tartışılmaktadır. Özellikle yönetim düzeyindeki pozisyonlardagerekli becerilere sahip yeterli sayıda işgören bulmakta zorlanıldığı ifadeedilmektedir. Yine aynı araştırmada, bu sorunların ya aynı kalacağı ya daönümüzdeki 10 yıl boyunca daha da kötüleşeceği öne sürülmektedir”

TOURISM JOURNAL lansman gecesiniünlü sunucu Merve Aydın gerçekleştirirken Ömür Gedik ve Gökhan Temel turizmcilere unutulmaz bir konser verdi.

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.





POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA