Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
23:45 - Enez Ziraat Odası Başkanı Oskan:”Bu buğday fiyatıyla üretici para kazanamaz.”
01:39 - “Yahya Çavuşu Anma ve Doğa Sporları Şenliği”
01:27 - Deprem Sonrası Acil Servislerde Vertigo Şikâyeti Artış Gösterdi
23:22 - Düğün salonunda havaya ateş edenin damat olduğu anlaşıldı…
23:15 - Motosiklet hırsızı kaçmaya çalışırken yakalandı…
22:45 - İsteGelsin Müşteri Memnuniyetinde Büyük Ödülü İki Yıl Üst Üste Kazandı
22:33 - Keşanlı sporcular 7 madalya ile döndüler…
22:24 - “Edirne’de Bağcılık ve Agro Turizm Potansiyelinin Geliştirilmesi” Konulu Panel
Türkiye’de yerel siyaset son zamanlarda biraz sivri gidiyor.
İstanbul ve Ankara’da başkan koltukları muhalefete geçti. Ancak belediye meclislerinde çoğunluk iktidarda.
Keşan’da da durum tersi. Koltuk iktidarda ama meclis çoğunluğu muhalefette.
Belediye meclislerinde tartışmalar yaşanıyor. Vatandaş lehine olacak bazı işler de siyasetin acımasızlığına takılıyor maalesef. Zarar gören kim oy veren biz vatandaşlar.
Bizim yaşamımızı kolaylaştıracak bazı meclis kararları siyasetin ipinde takılı kalıyor.
Yerel siyaset de genel siyasetin girdabına takılıyor maalesef.
Bu böyle mi olmalı. Tabiki olmamalı.Başkanlar seçildiklerinde bulundukları yöredeki tüm vatandaşları temsil ederler.
Ama bu hiç bir zaman olmaz. İşe almalar daima yerel siyasetin iktidarı tarafından gerçekleşir. Burada yerel siyaset etkin kullanılır. Başka parti üyesi bir isme o göreve layık olsa bile iş yoktur.
Bu yerelde sancılı bir durum aslında. İşe almalar bir sisteme bağlansa ,eş dost değil de o göreve layık olanlar getirilse yerel işleyiş de daha kolay olacak.
Ama genelde başkanlar yerel siyasetin gölgesi altında kalırlar.Yani onların istediklerini yaparlar genellikle.
İstanbul ve Ankara’da ki durum Keşan’a da yansıyor bir şekilde.Orada da tartışma var. Burada da var.
Demek ki burada aşılması gereken bir durum var.
Bu durum aşılır mı acaba. Bizim gibi küçük yerlerde aşılabilir. Tartışmasız siyaset yapılabilir. İlçe teşkilatları birbirlerinin açıklarını yakalama huyundan nasıl vazgeçer ki…!
Demek ki,bunların üzerinde bir kurum olması gerek. İlçe ile ilgili sorunlar önce burada tartışılmalı. Bunların da bir yaptırım gücü olmalı resmi olmasa da.
Şöyle bir şey olabilir mesela. Başkan seçildikten sonra o yörede yaşayan her meslekten ve görüşten insanların oluşturacağı resmiyeti olmayan bir topluluk olabilir.Başkan bunlarla belli aralıklarla bir araya gelebilir. Burada görüşler alınır. Ayni şekilde meclis üyeleri de bunlarla belli aralıkta toplanabilir ve konular tartışılır.
Tartışılan konularda doğrular bulunur ve ondan sonra meclise getirilirse itiraz da olmaz.
Ama bu olurmu derseniz hem olur,hem de olmaz…!