Önümüzdeki genel seçimler için CHP’den aday adaylığımı uygun gören, isteyen, beni bu yönde teşvik eden sevgili partili arkadaşlarıma ve değerli Edirneli hemşerilerime teşekkürü borç bilirim.

Gerek kent içi ayaküstü sohbetlerde/buluşmalarda gerekse telefon ile aday adaylığımın Edirne için önemine vurgu yapan sahiplenici ilgi ve dostane yaklaşımlar beni ziyadesiyle memnun etmiştir.

Bireysel beklenti ve türlü hesapların siyasette zemin kaybetmesi için çaba harcayan,  hizmet odaklı, toplumsal yararı gözeten bir siyaset anlayışı ve tarzını önceleyen                                                     siyasi kimliğimin fark edildiğini ve bugüne kadar gerçekleştirdiğim çalışmaların dikkatle izlendiğini ve takdir edildiğini görmek, gerçekten onur vericidir.

Değerli Edirneliler; ülkemizin daha iyi yönetilmesinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin temsil ettiği değerler, dünya görüşü giderek daha fazla önem kazanmaktadır.

CHP’nin iktidar yolunun açılmasında ise; demokratik, saydam, dürüst bir parti yönetimi ve örgüt işleyişinin gerekliliği yaygın olarak kabul görmektedir.

CHP’nin layık olduğu şekilde yönetilmesi için gösterdiğim çabanın temelinde yatan neden de budur. Partimin ancak iyi yönetildiği takdirde halkımızın güvenine mazhar olacağını, inandırıcılığının artacağını düşünüyorum.

Ne var ki, 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde sayın Kılıçdaroğlu yönetiminin keyfi ve tutarsız kararları partimin güvenilirliğini ve inandırıcılığını ciddi ölçüde sarsmıştır.

Önceden açıklanan kurallara uyulmadan keyfi gerekçelerle aday belirlenmesi sonucu birçok seçim çevresinde de oy kaybı yaşanmıştır.

Nitekim Edirne’de yüzde 20 oy kaybına neden olan da işte bu yönetim yanlışı ve elbette adayın niteliğidir. Edirneliler rencide olduklarını ve CHP’ye olan güvenlerinin sarsıldığını sandıkta göstermişlerdir.

Ayrıca cumhurbaşkanlığı seçim sonucu da göstermiştir ki, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu CHP seçmenine dayatan Kılıçdaroğlu’nun kredisi giderek tükenmektedir. Kılıçdaroğlu’ndan halkımızın umudunu kestiğini anketler de göstermektedir. Yüzde 75 civarında Kılıçdaroğlu başarısız bulunmakta ve değişmesi istenmektedir.

Keşan’da suya yüzde 40 zam…

KILIÇDAROĞLU GEÇİCİDİR, ÖNEMLİ OLAN CHP’NİN KURUMSAL KİMLİĞİ, DÜNYA GÖRÜŞÜDÜR!

Esas olan CHP’nin kurumsal kimliği ve bu partinin temsil ettiği değerlerdir ki, ülkemizde barış ve huzurun teminatıdır. Adalet, özgürlük, eşitlik temelinde gelişen bir demokrasi kültürü; sürdürülebilir kalkınma politikaları için CHP iktidarına gerek olduğunu hep savundum, savunmaya da devam edeceğim

Kılıçdaroğlu’nun yönetim kapasitesi, hataları sorgulanırken bu gerçeklerin göz ardı edilmemesi ve halkımızın Cumhuriyet Halk Partisi’ne inanması, güven duyması yönünde çağrıda bulunuyor; önümüzdeki genel seçimlerde halkımızın CHP’yi umut olarak görmesinden duyacağım memnuniyeti şimdiden ifade ediyorum.

Bu duygu düşüncelerle tüm aday adayı arkadaşlarıma çıktıkları yolda başarı dilerim.  Partimizin iktidar yolunun açılmasında özverili çalışmalarını kesintisiz sürdüreceklerine inancım tamdır.

Ülkemizin daha iyi yönetilmesi, uluslararası ilişkilerde saygınlığının artması için CHP’nin iktidara gelmesi lazım. Bu da, öncelikle, siyasi etik değerlerin, katılımcı demokrasinin CHP’de yerleşmesini gerekli kılıyor.

Bu yolda, daha demokratik, saydam, dürüst yönetilen bir CHP için çabalarımı kararlılıkla sürdüreceğimin bilinmesini isterim.

Sevgi ve saygılarımla

Nurhan IŞIKSEREN