Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
21:03 - BAŞKAN ÜNSAL’DAN GENÇLİK HAFTASI KONSERLERİNE DAVET
15:08 - ÜNSAL: ‘’İLÇEMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR PROJE OLAN ÇİÇEK ÜRETİCİLİĞİNE BAŞLIYORUZ.’’
00:12 - Başkan Demir’e büyük destek
00:07 - TRAKDOSK, Erasmus+ projeleri için öğretmen adaylarıyla buluştu
23:08 - Serkan Çağrı, doğduğu hastanenin müze yapılıyor olmasından çok memnun
23:00 - Belediye Meclisi toplantısında gündem ek bütçeydi
22:35 - İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun çocuk oyunu Keşanlı çocuklarla buluştu
23:55 - Uyuşturucu hap ele geçirildi
02:29 - FETÖ’cüler Yunan sınırına giderken yakalandı
23:59 - Balaban muhtarlığı bıraktı…
Bu hikaye Keşan’da 40 yıl önce yaşanmış.Hikayenin adı da “BEDDUA”
Bunu o günlere yakından şahit olan bir kişi anlattı.
Olay Hastane Caddesi’nde yaşanmış. 3 iş adamı ve mazlum bir kadın arasında geçiyor.
3 kişi kadının istememesine rağmen oturduğu evi bir şekilde satın alıyorlar.
Kadın o kişilere yakarıyor ,yalvarıyor. Ama 3 kişi banamısın bile demiyor.
Sonra kadın şöyle bu üç kişiye sesleniyor.Senin gözün kör olsun,senin elin ayağın tutmasın,sen de çayır çayır yan.
Kadının bu söyledikleri aynen gerçekleşti.Bir ip ucu verelim. Keşan-Tekirdağ arasında kamyona çarpan araç kilitlendiği için içindeki kişi yanarak can vermişti.Bu 3 kişiden ikisi şu anda yaşamıyor ve kadının bedduası gibi öldüler.. Biri hala sağ.Bir tarafı da sakat yürüme zorluğu yaşıyor.
Alma mazlum ahını çıkar aheste aheste…!