Batı Trakya Türkleri, Anavatan Türkiye’deki hain darbe girişimi karşısında sessiz kalmadı. Batı Trakya’daki camilerden sala sesleri yükseldi ve camilerde mevlit okutuldu.

Yunanistan’ın Dedeağaç havalimanına helikopterle kaçan sekiz askerin iadesini istedi. Bu amaçla Azınlığın ileri gelenleri Dedeağaç havalimanına gitti ve iade taleplerini buradan Yunan kamuoyuna duyurdular.

Azınlığın kurum ve kuruluşları darbe girişimini çıkardıkları yazılı açıklamalarla kınadılar.

Dr. Sadık Ahmet’in hayatını kaybettiği 24 Temmuz günü eski Rodop Valiliği önünde düzenlenen yürüyüşte de “Darbeye hayır” pankartı açıldı. Burada yapılan konuşmalarda darbe girişimi esefle kınandı. Yine Dr. Sadık Ahmet’in mezarı başında yapılan konuşmalarda da tüm konuşmacılar önce darbe girişimini kınadılar.

Batı Trakya Türklerinin tepkileri bunlarla da kalmadı. DEB Partisi 5 Ağustos akşamı Edirne’de düzenlenen “Demokrasi Mitingi”ne başta DEB Partisi Başkanı Mustafa Ali Çavuş olmak üzere yaklaşık 100 kişilik bir grupla katıldı.

Darbe girişimi, yaklaşık 600 yıldan bu yana düzenlenen Seçek Yağlı Güreşleri ve Kültürel Etkinliklerinde de ilk gündem maddesiydi. Etkinliklerin doruk noktasına ulaştığı 7 Ağustos Pazar günü protokol konuşmalarından önce hain darbe girişimi sırasında hayatlarını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. Yapılan konuşmalarda da şerefsizlerin ve vatan düşmanlarının yaptığı darbe girişimi kınandı.

Bütün bunlardan sonra Batı Trakya’da yaşayan Müslüman-Türk Azınlığı Anavatanları Türkiye Cumhuriyeti ve demokrasi konularında ne kadar hassas olduklarını bir kez daha göstermiş oldular.

Keşan’ın Kanalizasyon Hatları, İBB İşbirliğiyle Temizleniyor

Yıllardır insanlarımızın saf dini duygularını sömüren, topladıkları kurbanlarla tüfeyli ve aymaz bir hayat sürüp, kendilerine maddi güç oluşturan, FETÖ terör örgütünün Batı Trakya ayağı da mutlaka deşifre edilmeli ve bu elebaşılar yalnızlığa itilmelidir.

Batı Trakya Türkleri Müslüman olduğu kadar aynı zamanda da Türk’türler. İnsanlarımızın rehberi Kur’an-ı Kerim dir ve dini duyguları ne olduğu belirsiz, adressiz tarikatlara teslim olmayacak kadar güçlüdür. Hemşerileri Mustafa Kemal Atatürk’le her zaman gurur duyarlar. Batı Trakya Türkleri arasından ve genelde Balkanlar’dan vatan haini çıkması çok zordur.

Balkan insanı yüzyıllardır çekim ve sığınma merkezi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin vefakarlığını, mazlumlara kucak açmasını unutmamıştır. Ninelerimizin dedelerimizin başları sıkıştığında “Sancak altına” demeleri; yaşadıkları tecrübeler ve atlattıkları badireler sonucudur. Ve, aynı zamanda bu cümle Türkiye’ye ne kadar güven duyduklarının da bir göstergesidir.

Batı Trakya Türkleri, ata vatanları olan Orta Asya’dan Anavatanları olan Türkiye’ye geldiler. Oradan da Osmanlı’dan önce Balkanlar’ı hoşgörüleri sayesinde İslamiyet’e ve Türklüğe açtılar. Bu yüzden vatan kelimesinin ne kadar kutsal olduğunu çok iyi bilmektedirler. Ancak çok çok iyi bildikleri başka bir konu ise Türkiye Cumhuriyeti’nin son sığınakları olduğudur.