Keşan  Atatürk Parkı… Dün gece saat 22 sıralarında Cumhuriyet Meydanı’ndan parka doğru baktım,eski anıların canlandı.

60’lı yıllarda ilçede tek parktı. Sonradan Orduevi Parkı sivillere de açıldı. Vatandaşlar orayada gitmeye başladı. Hatta geceleri askerleden oluşan sanatçılar konser bile verirlerdi. O zamanlar insanlar geceleri parkları doldururdu.

Atatürk Parkı’nın ortasında  çok güzel bir sarmaşıkların gölge yaptığı bir alan vardı. Gündüzleri burası gölgelik alan olduğu için insanların tercih ettiği bir yerdi. Bir ara yaz aylarında gazete satmışlığım da vardı. O zamanlar gazete iki tane gazete bayii vardı. Recep Beyazıt ve Nusret  Oran. Her bayide 15-20 çocuk  sokaklarda gazete satardı. Gazeteler İstanbul’dan otobüslerin üzerinde gelirdi. Saat 11.00 sıralarında muavin otobüsün üzerine çıkar Keşan’ın gazetelerini atardı. Bizde gazeteleri alır bayiye getirirdik. Daha sonra gazeteler açılır. Bize de her gazeteden o günkü satışlarına göre verilir ve koltuğumuzun altına aldığımız gazeteleri  sokaklarda satardık. En çok gazetede de Atatürk Parkı’nda satılırdı. O günlerde parkın her yerinde masa ve sandalyeler vardı. Günün her saati doluydu.

Hatırladığım kadarıyla yaz aylarında Keşan’a İstanbul’dan futbol takımları gelirdi.O zamanın meşhur milli futbolcuları da amatör takımlarla birlikte Keşan’a gelirlerdi. Şimdiki lisenin olduğu yer,toprak futbol sahasıydı. Keşan’da Keşan Gençlik,Aydoğanspor ve Yeşilovaspor takımları vardı.

Hatırladığım o günün meşhur futbolcuları: Bahri, Beton Mustafa,İskerder, Varol Ürkmez,Karagümrüklü Aydın. Aydın Milli takımda bir hafta önce  ceza sahası dışından çok güzel bir atmıştı. O günün gazetelerinde de epey yer almıştı. Bir hafta sonra da amatör bir takımla Keşan’a gelmişti. O zamanlar yaz aylarında milli futbolcular daha önce yetiştikleri amatör takımlarla birlikte bir çok Keşan’a gelmişlerdir. Varol Ürkmez’de o zamanın ünlü bir kalecisiydi.Keşan’da Atatürk Parkı’nda maç öncesi kendisini görmüştüm o zaman. Bahri Galatasayda oynuyordu.O da bir çok Keşan’a gelmişti.

BİR ÖMÜR BÖYLE GEÇTİk

Atatürk Parkı yıllar içinde bir çok kez değişti.Ama son şekli hiç de Keşan’a yakışmadı. İçine yapılan yapılan bir estetislikten yoksun. Hobat binalar. Göze de hiç hoş gelmiyor. Akşam baktım da bir taraf karanlıklar içinde. Bir tarafta bir büfe açık. İnsanlar oturuyor.Diğer yerlerdeki büfeler nedense henüz açılmadı ve o taraf karanlık.Ama Keşan’a hiç te yakışmayan bir yer oldu benim gözümde şu an…!